Karın içi basıncının artması sonucu istemsiz olarak idrarı tutamamak ‘idrar kaçırma’ olarak isimlendiriliyor. Bayanlarda idrar kaçırma yaşlılığın olağan bir sonucu olarak görülüyor. Aslında bu sorun yalnızca ileri yaşla hudutlu kalmayıp, üreme çağındaki genç bayanların da kapısını çalıyor. O denli ki bilhassa 30 yaşından sonra her 4 bayandan 1’i idrar kaçırma sorunu yaşıyor. Bayanlar bu sıkıntılarını en yakınlarına, hatta hekimlerine bile söylemekten utandıkları için tedavisiz kalıyorlar. Halbuki toplumsal hayattan uzaklaşmanın en yaygın sebeplerinden biri olan idrar kaçırma birçok vakit cerrahi yola gerek kalmadan, ilaçlar ve antrenmanlarla tedavi edilebiliyor. Son yıllarda, bayanlarda görülen idrar kaçırma sorununun tedavisinde karbondioksit lazerlerin kullanımı da giderek yaygınlaşıyor. Acıbadem Beylikdüzü Tıp Merkezi Bayan Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Rehat Faikoğlu, teknolojik gelişmelerin bilimle paralel olması halinde her vakit yüz güldüren sonuçlar alındığını belirterek, “İdrar kaçırma meselesinde cerrahi ve medikal tedavi ile kegel idmanları olarak isimlendirilen sistemlere başvuruluyordu. Lakin son yıllarda teknolojinin ilerlemesiyle birlikte idrar kaçırma tedavisinde de değerli gelişmeler yaşandı. Örneğin karbondioksit lazer tekniğiyle idrar kaçırma probleminde epey başarılı sonuçlar alınıyor. Hastanın 20 dakika süren sürecin akabinde günlük hayatına devam edebilmesi sistemin en kıymetli yararları ortasında yer alıyor” diyor.
Pek çok nedeni var!
Toplumdaki yaygın inanışın tersine idrar kaçırma yaşlanmanın doğal bir sonucu değildir. Tüm yaş kümelerinde pek çok etken bayanlarda idrar kanalı ve idrarı tutan sistemlerin işlevlerinin az yahut çok kaybolmasına yol açabiliyor. Örneğin genetik yapı nedeniyle ilerleyen yaşla birlikte pelvik takviye dokularının zayıflaması yaygın görülen bir neden. Menopoz, fazla kilo, sigara kullanımı üzere etkenler de bu mekanizmayı bozabiliyor. Ayrıyeten güç doğumlardan sonra uretra ile mesane boynundaki açının bozulması nedeniyle mesane dolduğunda basınç artıyor ve bunun sonucunda idrar kaçağı gelişiyor. Daha çok nörolojik hastalıklarda görülen mesane kasının yetmezliği de idrar kaçağına yol açabiliyor.
Kesi ve dikişsiz yöntem!
Karbondioksit lazer metodu, bayanlarda ileri derecede mesane ve rahim sarkmaları dışındaki tüm idrar kaçırma sıkıntılarında yarar sağlıyor. Cerrahi bir usul olmadığı için süreç sırasında rastgele bir kesi ve dikişlere başvurulmuyor. Şiddetli bir acıya yol açmaması anestezi gereksinimini ortadan kaldırıyor. Bayan Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Rehat Faikoğlu, işlemin muayene odasında gerçekleştirildiğini belirterek, kelamlarına şöyle devam ediyor: “Bu usulde evvel karbondioksit lazerin probu vajinanın içine yerleştiriliyor. Akabinde prob ile dış idrar yoluna denetimli lazer atışları yapılarak dış idrar yolu etrafında fibrositlerin imali hızlandırılıyor. Bu fibrositlerin çoğalması sayesinde mesane uzunluğundaki büzücü kasa aktivite kazandırılıyor. Birebir seansta vajinal daralma da sağlanabiliyor”
Günlük rutini engellemiyor!
Karbondioksit lazer yolu, her biri 20 dakika süren 4 seans halinde uygulanıyor. Seanslar ortasında ekseriyetle 6 haftalık müddetler konuluyor. Her seans sonrasında hastalar birebir gün iş ve toplumsal hayatlarına devam edebiliyor, hatta cinsel beraberlik dahi yaşayabiliyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
